Gıda israfını önlemek için 4 öneri
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü, 1945 yılından bu yana her yıl yeni bir tema ile 16 Ekim’de “Dünya Gıda Günü”nü kutluyor. Açlık ve gıda güvenliğine dikkat çekmek hedefiyle kutlanan “Dünya Gıda Günü”nde bu yıl; ‘Su Hayattır’, ‘Su Gıdadır’ ve ‘Kimseyi Geride Bırakmayın’ temaları ön plana çıkıyor
İSTANBUL (İGFA) – Dünyadaki hızlı nüfus artışı, ekonomik sorunlar ve iklim krizi dolayısıyla gıdanın ve suyun önemini vurgulayan “Dünya Gıda Günü”, sağlıklı ve sürdürülebilir gıda sistemlerini teşvik etmeyi amaçlıyor.
Günümüzde küresel bir sorun haline gelen gıda israfı, hem ekonomik hem de çevresel açıdan ciddi sonuçlar doğuran bir olgu olarak öne çıkıyor.
Güncel istatistiklere göre; dünyada her yıl 931 milyon ton gıda israfı yapılıyor.
Bu atıkların yarısı evlerden, diğer yarısı ise yemek servis sağlayıcılarından ve perakende sektöründen kaynaklanıyor. Avrupa’da ise yılda yaklaşık 88 milyon ton gıda atığı üretiliyor. Kişi başı 174 kilogram olan atık, 143 Milyar Euro’ya ve 170 milyon ton CO2’ye eşit anlamına geliyor. Gıda israfının neden olduğu sera gazı salınımı ise global salınımların yaklaşık yüzde 10’unu oluşturarak iklim krizinin yaşanmasına yol açıyor.
PEKİ GIDA İSRAFININ ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN NE YAPMALI?
İşte Dünya Gıda Günü’nde dikkat etmeniz gerekenler:
• Sağlıklı Beslenin: Dengeli ve sağlıklı beslenmek, hem bireysel olarak sağlığınızı korumanızı, hem de sürdürülebilir bir çevre için adımlar atmanızı sağlar. İşlenmiş ve ambalajlı ürünler yerine taze ve doğal besinleri tercih ederek hem vücudunuz için daha iyi bir tercih yapmış olursunuz, böylece ambalaj atıklarını azaltarak doğaya verilen zararı en aza indirebilirsiniz.
• Gıda İsrafını Azaltın: Gıda israfını engellemek için alışverişlerinizi liste yaparak ve ihtiyacınız olan miktarı alarak gerçekleştirebilirsiniz. Ayrıca yiyecekleri saklama koşullarına uygun bir şekilde depolayarak daha uzun süre taze kalmasını sağlayabilirsiniz. Son kullanma tarihlerine dikkat edin, ancak her zaman gözlemleyerek ve koklayarak da gıdanın tazeliğini değerlendirin.
• Yerel Ürünleri Destekleyin: Yerel ürünler, uzak mesafelerden getirilen ürünlerle karşılaştırıldığında daha az karbon salınımına neden olur. Aynı zamanda yerel ekonomiyi destekleyerek topluluğunuzu güçlendirirsiniz. Mevsimlik sebzeleri ve meyveleri tüketmek de yerel üreticilere destek olmanın yanında daha besleyici ve lezzetli bir beslenme sağlar.
• Gıda Güvencesine Katkıda Bulunun: Aşırı alım yaptıysanız veya tüketemediğiniz gıdalarınız varsa bunları yerel aşevlerine veya sığınaklara bağışlayabilirsiniz. Ayrıca, toplumunuzda açlıkla mücadele eden organizasyonlara gönüllü olarak da destek olabilirsiniz.