Sorgun’da üretim yapmakta olan bir kömür ocağındaki alacağını almak üzere işyerine gelen Ali Gözübüyük ve Osman Çabuk adlı kişiler, kazı için patlatılan dinamitin havaya savurduğu taş ve kaya parçaları arasında kalmaktan son anda kurtuldu.
Olayın üzerinden günler geçmesine rağmen ölüm korkusunu hala üzerinden atamadığını belirten Ali Gözübüyük, olay günü kömür ocağına gittiklerini, güvenlik görevlilerinin üretim sahasında dinamit patlatılacağı için kendilerini nizamiye kapısında 45 dakika beklettiklerini vurgulayarak, “Olayın olduğu alanda bizimle birlikte 2 otobüs dolusu işçi ve üç otomobil, bir de motosiklet bekliyordu. Bir süre sonra tehlikenin geçtiği söylenerek bizleri içeri aldılar. Önce otobüsler hareket etti, peşinden de diğer araçlar içeri girince, biz de haliyle onları takip ettik. Dinamit patlama alanına yaklaştığımızda önümdeki araçların ardından bizim araç geçerken büyük bir patlama sesi duyduk. Bir anda gökyüzü taş ve toz bulutu ile kaplandı. Gökyüzünden üzerimize taşlar yağmaya başladı. Can havliyle taşlar havada iken gaza yüklendim ve oradan uzaklaşmaya çalıştım. Ne kadar kaçmaya çalışsam da, bir tanesi arabanın arka bagajına, diğeri de ön plakanın olduğu bölüme denk geldi. Yukarı çıktığımızda aracımızdan indik, sağa sola baktık. İlk etapta olayın şokuyla pek bir şey hissedemedik ama şoku üzerimizden attıktan sonra, ne kadar büyük bir tehlike atlattığımızı anladık. Daha sonra soruşturduk. Orada çalışan bir işçi arkadaşımız olay anını cep telefonuyla görüntülemiş, bu görüntüleri de ondan aldık” dedi.
Olayın şokunu üzerinden atmalarının ardından aynı araçta bulunan patronu Osman Çabuk ile birlikte karşılarında bir muhatap aradıklarını söyleyen Gözübüyük şöyle konuştu:
“Olayla ilgili aradığımız muhatabı bulamadık. Daha sonra dinamiti patlatan bir şirket varmış, onun yetkilileri geldi. Kendilerinin olayla ilgili hiçbir kusuru olmadığını, olayın güvenlik sorunu olduğunu söyledi. Biz de bunun üzerine güvenlik görevlisi arkadaşların yanına gittik. Onlar; ‘Bize böyle bilgi verdiler. Tehlike geçti dediler. Biz de sizleri gönderdik’ dediler. İşletmenin güvenlik şefini çağırdık. İşletme müdürünün çocuğunun sünnet düğününe gitmiş, yanımıza gelemedi. Sonunda olayı polise ve jandarmaya haber vermek durumunda kaldık. Geldiler tutanaklarını tutup gittiler.’
Gözübüyük, olayın meydana geldiği anda 2 işçi otobüsü, üç otomobil, bir motosiklet ve kendilerinin oradan geçtiğini, bu sorumsuzluğun birçok can kaybına neden olabileceğini vurgulayarak, konunun takipçisi olacağını da sözlerine ekledi.